Manik depresif bozukluk

BİPOLAR BOZUKLUK YA DA MANİK DEPRESİF BOZUKLUK : Hem manik; yani duyguların çok yüksek seviyede aşırı tepkili olması; her duygu ve her düşünceyi, her hareketi,

BİPOLAR BOZUKLUK YA DA MANİK DEPRESİF BOZUKLUK : Hem manik; yani duyguların çok yüksek seviyede aşırı tepkili olması; her duygu ve her düşünceyi, her hareketi, neşeli ve coşkulu yaşaması veya yorulmak nedir bilmeyen bedensel ve zihinsel faaliyetlere girişmesi, kendini her şeyden ve herkesten üstün görme, iştah artışı, cinsel faaliyetlerde artış, çok fazla konuşma, karşısındakini dinlememe, hareket ve tavırlarını uyaran olursa aşırı sinirlenme, madde bağımlılığı,hem de depresyonun; (karamsarlık, umutsuzluk, mutsuzluk, yorgunluk, vücut ağrısı, kendini önemsiz görme, önceleri yapmaktan ve yaşamaktan zevk aldığı günlük aktivitelerin hiçbirinden zevk almamak, uykusuzluk, iştah azalması, hayatına son verme, ölümü aklından çıkaramama ve bununla ilgili senaryolar üretme ve benzeri gibi pek çok belirtilerle kendini gösterir. Bu duyguların ve bu depresif durumun adına tıp dilinde bipolar bozukluk yani iki uçlu duygu durum bozukluğu denir. Manik depresif bozukluk  durumunda, yani duygu ve fiziksel aktivitelerin daha yoğun olduğu zamanlar ilkbahar aylarında yaşanır.Depresyon durumunda ise yoğun yaşanan duygu ve fiziksel aktivitelerin hastayı yorduğu sonbahar ve kış aylarında yaşanır ve hasta kendini her türlü aktiviteye karşı kapatır, kayıtsızlık başlar. Neşeli, coşkulu ve abartılı hareket ve tutumlar gitmiş yerini bıkkınlık ve bitkinlik almıştır. Hastalık genelde 20’li yaşlarda başlar. Nedeni ise çoğunlukla genetik olup, beynin işleyişinde önemli rolü olan seratonin, nöroadrenalin gibi kimyasal maddelerin salgılanma oranındaki azalmadır. TEDAVİ : Hem mani ve hem de depresyon zamanlarında da kullanılacak ilaçların doktor kontrolünde kullanılmasıyla birlikte hastalık büyük ölçüde kontrol altına alınır. Hasta, ilaç kullanmayı reddettiği için özellikle mani durumlarında ilaç kullanımını hasta yakınının kontrol etmesi gerekmektedir. Ayrıca, hasta yakınlarının hastaya desteği çok önemlidir. Hastanın hasta yakınına karşı aşırı tepkili ve sinirli oluşu durumuna karşın hasta yakınının hastaya karşı ılımlı ve sabırlı olması çok önemlidir. Hastanın kendine zarar verme tehlikesine karşı hasta yakınının devamlı takipte olması, hatta hastanın yakın çevresindeki arkadaşlarına da durumun bildirilmesi ve onların da hastayı takip etmeleri istenmelidir. Hastaya can sıkıcı, üzücü durumlar hissettirilmemelidir. Hasta yakınlarının da psikolojik destek almaları gereklidir.

İçeriği paylaşın :

İlgili Konular

Benzer Başlıklar

Siz De Paylaşın